Türk doktordan müthiş buluş! Türk doktordan müthiş buluş!

Geçmişte su kabı, hamam tası gibi kullanım alanları olan, ancak gelişen teknoloji ve farklı materyallerin hayata girmesiyle gözden düşen su kabakları tekrar hayat buldu. Başta tavan ve masa lambaları olmak üzere tuzluk, takı kutuları, kaseler, vazolar olarak kullanım alanı bulan su kabakları, delme ve boyama yöntemiyle özgün ve rengarenk şekillerle donatılarak görünümü hoş objelere dönüşüyor. 

Beş yıl önce kabak süslemeyle tanışarak 17 yıllık mesleği sağlık memurluğunu bırakan, kendini su kabağından eşyalar yapmaya adayan Gökhan Güngör, Ayvalık'ta açtığı atölyesinde hem yapıyor hem de öğretiyor. Cunda (Ali bey) Adası'ndaki 'Düş Kapanı' adlı atölyesini ilçe merkezine, Ayvalık Kabak Tasarım Atölyesi adıyla taşıyan Güngör, gelen yoğun talep üzerine su kabağı süslemesini öğretmeye başladığını ifade etti. Doğal olan kabak eşyaların günlük yaşama tekrar girmesinden memnun olduğunu söyledi. 

Hatay ve Antalya'dan temin edilen kabakların temizleme, delme ve boyama safhalarından sonra ortalama 2 günlük bir çalışmayla dekoratif ve kullanışlı eşyalara dönüştüğünü belirten Gökhan Güngör, "Yaklaşık 5 yıldan beri su kabağından eşyalar yapıyorum. Önce hobi olarak başladı. Hediye isteyenler oldu ve gelen ilgi doğrultusunda sonra ticari olarak çalışmaya başladım. 17 yıl sağlık memurluğunu bıraktım ve Ayvalık'ta sadece su kabağından eşyalar yapmaya başladım. Çok memnunum. Su kabağı çok doğal. Yaptığımız lambalara sinek bile gelmiyor. Kolay işleniyor, değişik figürler yapılabiliyor ama hassas. Sabırlı ve dikkatli bir çalışma gerektiriyor. Mesela yaptığım bir su kabağına şekli yaparken 20 bin adet delik açtım. Ayrıca bu eşyaların bir eşi daha yok. Benzeri olabilir ama hepsi birbirinden farklı oluyor. Ayvalık'ta su kabağına ilgi yoğun. Hem eşyaları almak hem de kendileri yapmak istiyor vatandaşlar. Çevreden gelen ilgi üzerine kurs vermeye başladım. Bu işin tekniğini öğretirken karşılıklı farklı olarak neler yapabiliriz diye konuşuyoruz" dedi. 

Yaklaşık bir aydır su kabağından eşya yapmaya başlayan kursiyer Veysel Öztürk ise, "Elime bir kabak geçti bunu nasıl süslerim diye düşünüyordum. Bir şeyler yapmaya çalıştım ama buraya gelip arkadaşı görünce hiçbir şey bilmediğimi anladım. Çok şeyler öğrendim ve bir şeyler yapmaya çalışıyorum" dedi.

Editör: TE Bilisim