Ağzımızın tadının kaçtığı yeter.

Üç tarafı denizlerle, dört tarafı düşmanlarla çevrili yurdumun çektikleri yeter.

Artık HUZURUMUZ kaçmasın, bakın gene BAYRAM geliyor.

 

Hem de takvimlere değil gönüllere BAYRAM geliyor.

Merhum KARAKOÇ’un dilinden,

“Âlem-i İslâm’a rahmet su gibi 

Aksın, BAYRAM OLSUN BAYRAMLARIMIZ“ diyoruz.

 

Ne şer odakların militanı, ne de midesi için beynini kiraya vermiş mankurt olmayı kabul etmiyor bu millet. Hala anlamadınız mı, artık yeter diyoruz.

 

Asala köpeklerinden, Pkk eniklerine, Fetö sergerdelerinden, sözde din adına cihat yapan IŞİD canilerine kadar hainler güruhu, vatanın bağrına sapladığınız hançerlere artık son bulsun. Biriniz bitti diğeriniz başladı, yetmedi hepiniz birden harekete geçtiniz.

 

Ne yaptıysanız, ne ettiyseniz birliğimizi ve dirliğimizi bozamadınız. Bu gök kubbe üstümüze çökmedikçe de asla hain emellerinize ulaşamayacaksınız.

 

İlla da taraf olmayan bertaraf olur diyorsanız, bu millet asla sizin tarafınız olmayacaktır. Bu milletin tarafı devletidir, vatanıdır, mukaddesleridir, bayrağıdır.

 

Siz bu milletin devletine de, bayrağını da, birliğine de, camisine de düşmansınız. Kesinlikle sizleri ‘aramıza ve hanelerimize’ almayacağız. Bizim hiçbir zaman tanrı misafirimiz bile olmayacaksınız.

 

Bu savaş milletin varlık yokluk savaşıdır. Devlet-i ebet müddet savaşıdır. Bizim safımız bu savaşta milletimizin yanıdır. Malazgirt’te, İstanbul’un fethinde, Çanakkale’de, Büyük Taarruz’da nerede duruyorsak, yine aynı yerde duracağız. Sizin yerinizi MİLLET iyi biliyor zaten. İyi biliyor ki her defasında melanetlerinizi yüzünüze çarpıyor.

 

Bakın yine bir bayram arifesindeyiz. Bütün kötülüklerin KURBAN edildiği güzel bir bayramı yaşamak istiyoruz. Millet hazırlıklarını tamamladı: 80 milyon hep birlikte, cümle alemi islâmı, bütün insanlığı da katarak hep birlikte;

“Evlerimiz cennet kokusu gibi 

Koksun, BAYRAM OLSUN BAYRAMLARIMIZ” diyoruz.

 

Şayet daha akıllanmaz hainliklerinize devam eder,

Her defasında başınızdan bir şeytan şapkası çıkartmayı denerseniz,

Artık başınızdaki şapkalardan çok başınızın yerinde durup durmayacağını konuşur bu Millet.

 

Sakın merhameti zaaf olarak anlamayın…

Sakın bir daha ağzımızın tadını kaçırtmaya cüret etmeyin.

Sakın şanlı sancağın bekçisi Mehmetçiklerimize kalleşçe kıymayın.

Sakın bu vatanın temiz pınarlarından kana kana içtiğiniz suya zehir katmayın.

Aşımızı birlikte yedik, azığımıza zehir katarak bizi heder edeceğinizi düşünüyorsanız fena halde yanılıyorsunuz.

Her defasında olduğu gibi zehirli tası sonuna kadar size içireceğiz.


Bilesiniz ki;

“Şehide toprağın hürmet-i aşkı 

Anadan fazladır şefkat-i aşkı” 

 

Ve biz diyoruz ki;

“Rab’bim yüreklere ülfeti, aşkı 

Soksun, BAYRAM OLSUN BAYRAMLARIMIZ.” 

Amin.

 

Son söz “ Birliğimiz ve dirliğimiz ilelebet daim olsun ”